Hello My name is Kemal Ersoy

Ev aramak zahmetli bir istir. bilirim. bu konuda pek cok deneyim yasadim. ev bulma ugruna nereli oldugum her emlakcida yeniden belirlendi.
-abi onu bunu birakta nerelisin sen?
-trabzon?
-inanmiyorum!!!!!!
-noldu?!
-bende. neresindensin?
-tonya.
-saka su anda. bende tonyaliyim. dursunogullarini bilir misin?
-yok canim. onlardan misin?
-dursun dursunoglu benim dayimdir.

emlakcinin ya da ev sahinin nereli olduguna gore sende orali olursun. 7 bolgeyi de iyi bilmen gerekir. her ilcede muhakkak bir ataturk caddesi, cumhuriyet meydani ve merkez camii vardir. uyanik olcaksin. cografya dersinde uyumayanlardansan yirtarsin. bu bunye ev sahibinin en delisini dize getirir. alistik bi yerde.

fakat, gurbet ellerde ev bulmak 7 bolge cografyasiyla olacak is degil. nitekim burda bir cumhuriyet meydani yok. kanadanin kendi icin 7 degisik bolge saati var. haliyle ust seviyede bir cografya bilgisi istiyor. burdan giremiycez mevzuya onu cozduk. ne soylemem gerektigini kestiremiyorum ev sahiplerine ama soylenmemesi gereken bir sey var ki..

ev sahibini aramadan once klasik muzik acmanin kime ne faydasi var bi kere?peki ilk cumlenin: Merhaba benim adim Kemal Ersoy olmasina ne gerek var. heyecandanmis. her seye eyvallah da 5 gun yikanmadan kafanda bereyle emlakcinin karsisina dikilinmez. adam size o evi neden versin. bi kere les gibisiniz.

evet. hala ev ariyoruz.

Blue, Mary Jane

15:15 Gönderen tamarra 0 yorum
bi sabah uyandim ve burdayim. burasinin neresi oldugu artik rahatsiz etmedi. yanimda biri vardi, saclari sariydi, tanidikti, bana sabahlarin senin olsun dedi, sabahlarim zaten hep benimdi.
bos gecen gunler vardir. 24 saat yasarsin. kosturursun ustelik yoruldugunda olur ya hani ne yaptin diye sorduklarinda susar kalirsin. koca gunler, saatler oylesine akip gitmistir. elinde birsey yok, bir kac saat. beynin yerinden cikmis ya da sen beyninin icine girmissin.
butun ruyalarimi hatirladim, isiklar parlakti. butun ruyalarimi gordugum butun geceleri hatirladim. ayaklarinin uzerinde yuruyebilir mi bir insan. ben yurudum. kendime ayaklarimdan bakinca cok buyuk geldim. sonra beynime ciktim kendime baktim yine bu sefer de cok kucuktum.
miktarimizi sadece nerede durdugumuz belirliyor.nerden bakarsaniz degisiyoruz. degisimin degismeyen birsey oldunun farkindayim ama paradoxlar hep. muzik insani goturebilir. muzigin insani goturebilecegini gecen aksam anladim. nereye goturuyor diye sorarsaniz bunun cevabi da nereye gitmek istediginize bagli.
ben bugunlerde beynime giriyorum. o an cok guzel oluyor. dekorlar kuruluyor boyle gercek boyutlarinda. kucultmuyor beyniniz. sadece bir anda orada oluyorsunuz. nerde olmak isterseniz yani. 
bu kadar aradan sonra bunlari yazabilirdim. anilar gelecek, biraz.